“BELEDİYE BAŞKANLARIM HAPİSTE”

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Avrupa Sosyalist Partisi’nin AB Zirvesi Hazırlık Liderler Toplantısı’nda yaptığı konuşmada Türkiye’deki siyasi sürece ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Brüksel’de düzenlenen toplantıda konuşan Özel, belediyeleri kazandıktan sonra ağır bir baskı altında olduklarını dile getirdi.

İBB soruşturması kapsamında iddianamenin geç hazırlandığını söyleyen Özgür Özel, Türkiye’de üç büyükşehir belediye başkanının cezaevinde olduğunu ifade etti. Antalya, Adana ve İstanbul belediye başkanlarının hapiste bulunduğunu belirten Özel, toplamda 16 belediye başkanı ve 102 siyasi arkadaşının tutuklu olduğunu söyledi.

“TÜRKİYE’DE BÜYÜK BİR MÜCADELE VERİYORUZ”

Özel, dokuz ay sonra iddianamenin hazırlandığını ve ilk duruşma tarihinin üç ay sonrasına verildiğini aktararak, bu süreçte Türkiye genelinde 75 büyük miting düzenlediklerini ifade etti. Düzenlenen mitinglerin en kalabalığının 2,4 milyon kişiyle gerçekleştiğini, en düşük katılımlı mitingin ise 50 bin kişi olduğunu belirtti.

“BELEDİYELERİ KAZANDIK DİYE AĞIR BİR SALDIRI ALTINDAYIZ”

CHP Genel Başkanı, son seçimlerde elde edilen başarıların ardından yerel yönetimlerin hedef alındığını savundu. Solun oy oranının yüzde 38’e çıktığını, 25 yıl sonra ilk kez Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yenildiğini ve 47 yıl sonra CHP’nin birinci parti olduğunu hatırlattı. Bu tabloya rağmen yaşanan hak ihlallerine Avrupa’daki siyasi aktörlerin ne kadar duyarlı olduğunu sorguladı.

AVRUPA’YA “YALNIZ BIRAKMAYIN” MESAJI

Avrupa’nın güvenlik ve savunma konusundaki kaygılarını anladığını söyleyen Özel, Türkiye’nin bu alandaki sorumluluklarına destek verdiğini ifade etti. Ancak yerel yönetimlerin hedef alınmasına karşı Avrupa’daki siyasi çevrelerin daha net bir tutum alması gerektiğini dile getirdi.

Özgür Özel, Brüksel ziyaretinde Avrupa Konseyi Başkanı António Costa ile görüşememiş olmasına da tepki gösterdi. Costa için kişisel bir hayranlık duyduğunu belirten Özel, bu kadar önemli bir gündemde kısa bir açılış konuşmasının ardından ayrılmasını ve bire bir görüşme imkânı bulunmamasını kabul edilemez olarak nitelendirdi.